2014 seçimleri öncesi, O zamanki Alaçatı, şimdiki Çeşme
Belediye Başkanı Muhittin Dalgıç ile seçilmesi halinde, neler yapmayı
planladığı üzerine ettiğimiz sohbetlerin bir bölümünde, Çeşme’nin bir
festivaller kenti olacağını ısrarla ve bıkmadan tekrarlayarak, şüphe ile
karşılandığı hallerde de, büyük bir inanmışlık ve kararlılık göstererek, Çeşme
yarımadasının değişik bölgelerinde yapılacak ve sonuçta da “meşhur Alaçatı ot festivali yanına, 8 adet yeni festival daha ilave
ederek, 9 merkez, 9 marka, 9 festival diye yola çıktık" iddiasını hep
göstermiş idi… “İlgili bölgenin kendine has özelliklerini öne çıkaracağız,
örneğin “Germiyan Ekmeği” meşhur,
neden onun üstüne bir festival olmasın, hiçbir festival hormonlu olmayacak, hepsi
yereli yansıtacak” diye her fırsatta tekrarlaya gelmiş idi.
Evet; “Germiyan Ekmek Festivali” diye düşünülürken; “Germiyan Yöresel Lezzetler ve Sağlıklı
Yaşam Festivali” gibi sadece adı değil içeriği de son derece zengin ve bir
o kadar da yapaylıktan uzak ancak en önemlisi de yöre insanını da işin içine
çeken hatta başrole oturtan bir sonuç oluşturulmuştur. Kendisine, yerel ve
geleneksel yöntemlerle, doğal ve katkısız ekmek yapımını hedef seçerek yola
çıkan, henüz yaygınlaşmamış ya da yeterince bilinemeyen yerel gastronomik
zenginliklerin ortaya çıkarılmasına ve yerelden genele taşınabilmesine, tıpkı
Alaçatı Ot Festivalinde olduğu üzere, aracılık etmiştir ve görünen o ki yıllar
içerisinde daha da büyük önem kazanacaktır. Çeşme Belediyesi sponsorluğunda; “Alaçatı Sanat ve Kültür Derneği”nin, titiz ve başarılı çalışmaları ve “Bereketli
toprakların büyüsü” sloganı ile yola çıkan festival daha ilk yılında,
unutulmaya başlamış bazı yerel lezzet ve tatların yeniden güncellenmesi ve
toplumsal değer ve kültür haline dönüşmesinin umudu olmuş gibi görünmekte olup,
ilgili içerikle birlikte bu yöreden genele oluşacak bir farkındalık
oluşturmaktadır. Her yıl 24–26 Ekim tarihleri arasında tekrarlanması planlanan
bu festivalde, yöre halkı ile üniversiteler, sivil toplum kuruluşları ve
nihayetinde yurdun çok çeşitli yerlerinden gelecek katılımcılar buluşacak;
kapsamlı ve renkli ve bir o kadar da öğretici ve geliştirici hatta yöre halkı
açısından teşvik edici bir faaliyet haline bürünecektir, görünen o. Tüm bu
başarılı çalışmayı düşünen ve uygulayanlara teşekkür edilmelidir. Yöresel gıda
ürünleri tanıtım ve satış stantlarının açılışı, basın toplantısı, geleneksel
yöre giysileri ve fotoğraf sergisi, geleneksel ekmek yapım ve mutfak gereçleri
sergisi, ekmek yapımı atölyesi, ekmek yarışması, ev sabunu yapımı atölyesi, kopanisti
yapımı atölyesi, söyleşiler, konser ve geleneksel Yörük kına gecesi ve nikâhı
ve düğün yemeği gibi içeriklerle donatılmış bu festivalin gelecek yıllarda daha
çok başarılı olması, Çeşme Turizmine çok ciddi bir katkı oluşturacaktır.
Ayrıca; yapılan ekmek pişirme yarışmasında; “Nohut ekmeği” ile “Ekşi
maya ekmeği” gibi unutulmaya yüz tutan geleneksel ekmekler de yeniden
hatırlanmıştır. Ancak bana göre; Germiyan ekmeği dışında 2 ürün mezkûr
festivale damga vurmuş ve ulusal ve uluslararası düzeyde tanıtıma sunulmuştur, biri
“Hurma zeytin” ve diğeri de “Kopanisti peynir”. Ekolojik koşullarda
ağaç üzerinde tatlılaşarak, kahverengi renk alan, dalından düştüğü anda
yenilebilecek mükemmel bir lezzete sahip ve canım yurdumda sadece
Karaburun-Urla-Çeşme üçgenine bahşedilmiş bir zeytin olan Hurma zeytin ile keçi
sütünden üretilen, üretim sürecinin uzunluğu ve meşakkatinin çokluğu nedeniyle,
sadece evlerde üretimi sürdürülen ve peynirin, peynir suyu ile fermante
edilmesiyle “acı ve kokulu peynir” olarak bilinen kopanisti peyniridir.
Bilindiği üzere daha önceleri; yine Alaçatı Belediyesi
öncülüğünde organize edilen “Alaçatı Ot
Festivali” 5 yıl önce temelleri atılmış olup, artık 3 günlük süren
festivalin izleyicileri 50.000 ler düzeyine ulaşmıştır. Çevre, doğa, ekolojik
tarımın öneminin her geçen gün arttığı dünyamızda doğal beslenmenin önemine
dikkati çekmek, diğer taraftan yerelin demografik yapısını önemli ölçüde
yansıtacak yerel beslenme kültürünü ve birikimini, genele tanıtmayı amaçlamış
bir çalışma idi… Artık tecrübesi ve sonuçları itibariyle her geçen gün yeni
açılımlar ve gelişmeler kat edilecek gibi görünen mezkur festival, çok yakında klasik
olarak anılacaktır herhalde…
Ayrıca; açık deniz balıkçılığının en önemli gövde gösterisi
haline gelen ve her ne kadar da zengin insanların ithal edilmiş festivali
görüntüsünde de olsa, “Alaçatı Sportif Balık Avı Turnuvası”
geniş ölçüde kabul görmüş ve izleyici bulmuş, rüzgârın hiçbir şey esirgemediği
Alaçatı’da “uçurtma festivali” ve “Uluslararası Kaybolan Lezzetler Festivali”
de ciddi mesafeler kat edilmiştir.
Şimdi; yine Çeşme Belediyesinin öncülüğünde, Çeşme Kent
Konseyi, Üniversiteler, Çeşme Ortak Yaşam Platformu, Ovacık Köyü Muhtarlığı ve
Ovacık'lı üreticilerin ortaklaşa düzenlemeye hazırlandığı, “Ovacık Tarımsal Kalkınma Projesi” adı ile yeni bir festival
düzenleneceğinin duyurusu yapılmıştır. Umuyor ve bekliyoruz ki, bu da diğer
öncüleri ve benzerleri gibi uzun vadeli olur, bir taraftan üreticiye katkısı ve
diğer taraftan da yerel değerlerin ulusal ve uluslararası düzeye taşınması
işlevini gerçekleştirir. Amacı ise, ilgililer tarafından yapılan duyuruda;
yereldeki lezzetli ve nadide ürünlerin, şifalı bitkilerin, yöreye has
hayvanların yetiştirildiği tarımsal alanların korunması, organik tarımsal
uygulamaların ve üretimlerin daha verimli ve sağlıklı sürdürülebilmesi, yörenin
ürünlerinin korunması ve geliştirilmesi, yerel tohumlarla üretim yapılmasının
temini, olarak açıklanan bu projenin de başarılı olacağı görünmektedir.
Bakmayın siz; bazı münafıkların, İtalya “San Remo Festivaline” rakip bir festival devraldılar ama onu
düzenlemeyi iptal edip yerine bu tür festivalleri düzenliyorlar gibi savlarla,
festivallerin başarısını küçümsediklerine hatta itibarsızlaştırmaya
çalıştıklarına, verilebilecek en doğru kararın bu olacağını artık “sağır-kör sultan” bile görmüştür.
Yereli yansıtmayan hiçbir şeyin, yerelin insanına bir şey katmayacağı, hatta
deyim yerinde ise, taşıma su ile değirmen dönmeyeceği atasözü mucibince ve
sadece eğlence dünyasına yönelik sabun köpüğü misali elit birkaç konser ile konunun
geçiştirilmeyeceği açıktır…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder