Akrep;
“scorpiones” takımından eklembacaklı bir böcek olup, genellikle sıcak ve nemli
bölgelerde yaşar, vücutları sert bir tabaka ile kaplı, zehirli iğnesi olan
kıvrık ve kalkık bir kuyruğa sahip, zehirli iğnesi ile sokan bir hayvan olmakla
birlikte, diğer taraftan hemcinslerini ziyadesi ile yoran ve bıktıran, hatta
canından bezdiren ve de hatta nefret edilen insana verilen addır. Akrepler,
doğadan ve düşmanlarından olumsuz etkilenmesini önleyecek düzeyde, adeta çelik
zırhlı bir gövdeye sahip bir tankı andıran, 2 gün boyunca su altında kıpırdaman
kalabilen adeta amfibik bir tank, yaklaşık 3 yıl herhangi bir şey yemeden
hayatta kalabilme becerisine sahip, derin dondurucuda bile canlı kalabilme yeteneği
ile teçhiz, buz kabında su içinde dondurulması halinde bile, 1 hafta sonra buz
çözüldüğünde tekrar hayata dönebilecek yetenekte, 2 gün boyunca nefes almadan
yaşayabilen, kopan organlarını onarabilen, radyasyona son derece dayanıklı
hatta zehiri katmerleştikçe radyasyon direnci artan yeteneklere haiz olmakla
birlikte, etkisi yüksek zehiri ile de adeta bir ölüm makinesidir de, mezkûr
zehirden antinükleer aşı serumu üretilmektedir. Doğanın kendisini bu kadar
mukavim ve cevval-i cabbar kılmasına rağmen, çiftleşme sonucunda erkeğini
yiyen, sinirli ve saldırgan, adeta hayvanlar âleminin nefret söylemine haiz en
önemli canlısı olma özelliği, bu canlıyı, insanlar âlemindeki benzerlerine
müteallik kılmaktadır. Bilindiği üzere sıkıştığında kendi kendini sokarak
intihar eden, özellikle de etrafının ateşle çevrilmesi halinde derhal kendisini
soktuğu bilinen, ancak aşırı sıcakta pişen bir yumurtayı andıran bir durumda
kalması nedeni ile bu sokmanın gerçekleştiği savlanan, bu özelliklerin de
doğada sadece 3 canlıda olduğu bilinmektedir, balina, yunus balığı ve insan, tarihteki
zor durumda kalan padişahların ya da imparatorların da bu hayvanlardan
esinlenerek zor durumda kaldıklarında intihar ettikleri bilinir. Ateşe karşı bu
duyarlılığın, intihara sürüklediği akreplerin, intihar etmenin günah olduğu ve
karşılığının da cehennem olması hasebiyle, öteki taraftaki durumlarının ne
olacağı konusu halen diyanetin önüne gelmemiş olsa gerek ki, konu ile ilgili
bir fetvaya henüz rastlanmamıştır. Ama kesinlikle merak edilmesin bu konu ile
ilgili bir sorunun taraflarına tevdi edilmesi halinde toplanacak yüksek bilim
kurulu gerekli açıklama ve fetvayı verecektir, eminim. İnsanın; “lan nasıl bir hayvan
ile karşı karşıyayız” diyeceği cinsten olan akrep, gerek böcek olarak gerekse
de âdemoğulları içindeki karşılıkları bakımından her ülkede bol miktarda
bulunmakta olup hayvanlar âlemindeki karşılığının ülkeden ülkeye, boyu, zehiri
ve rengi değişirken, âdemoğulları içindeki karşılıkları da benzer farklılıklara
haiz olmalarına rağmen, rahle-i tedrisleri hep bir merkezden temin edilmiş, bot
ile kep arasına sıkışmış, akli melikelerde ise protein zinciri yerine samani
zincirin ikamesi söz konusu olduğu ciddi ciddi iddia edilmektedir.
Hayvanın
akrebi kadar insanı da olsa, bilindiği üzere aynı adla anılan, saatlerin içinde
saatin kaç olduğunu gösteren kısa kol, bir silah ve bir de özel hareketçi aracı
bulunmaktadır. Saatin akrep’ini saatçi abiler, silah ile zırhlı aracı da
kullanan polis abiler iyi bilir…
Her
şeye rağmen, akrep yine de akrep olmasına rağmen, her türlü hinlik ve cinlik
yapabilmesine rağmen, insandan korkan bir böcektir, düşünün gayri bu hayvanın
gözünde bile nasıl bir hinmiş âdemoğlu…
Ve,
Nazım Hikmet ustanın bir şiiri ile, nokta…
Akrep
Gibisin Kardeşim,
Korkak
Bir Karanlık İçindesin Akrep Gibi.
Serçe
Gibisin Kardeşim,
Serçenin
Telaşı İçindesin.
Midye
Gibisin Kardeşim,
Midye
Gibi Kapalı, Rahat.
Ve
Sönmüş Bir Yanardağ Ağzı Gibi Korkunçsun, Kardeşim.
Bir
Değil,
Beş
Değil,
Yüz
Milyonlarlasın Maalesef.
Koyun
Gibisin Kardeşim,
Gocuklu
Celep Kaldırınca Sopasını
Sürüye
Katılıverirsin Hemen
Ve
âdeta Mağrur, Koşarsın Salhaneye.
Dünyanın
En Tuhaf Mahlukusun Yani,
Hani
Şu Derya İçre Olup
Deryayı
Bilmiyen Balıktan Da Tuhaf.
Ve
Bu Dünyada, Bu Zulüm
Senin
Sayende.
Ve
Açsak, Yorgunsak, Alkan İçindeysek Eğer
Ve
Hâlâ Şarabımızı Vermek İçin Üzüm Gibi Eziliyorsak
Kabahat
Senin,
—
Demeğe De Dilim Varmıyor Ama —
Kabahatın
Çoğu Senin, Canım Kardeşim!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder