(VICTOR JARA STADYUMU)
Stadyumlar, artık Şili’de spor müsabakalarından başka işlere
de yaramaktadır dedik ya, seyircilerin adeta büyülenmiş gibi, sanki trans
halindeyken müsabaka izlenen alanlar olmaktan bir hayli uzaklaşmış, artık büyük
konsantrasyonlarla itinayla insanları yok etme adresi konumundadır, başta Estadio
Nacional de Chile (Şili ulusal stadyumu) olmak üzere…
Radyoda askeri marşların çalındığı, sokağa çıkma yasağının
olduğu bir anda, işçi mahallelerine yağdırılan bombaların patlama sesleri
arasında, Amerikanın çocuklarının yaptığı faşist darbeye direnen arkadaşlarının
yanında olması kararını alan, İnka, Aztek kültürlerinin harmanı olan protest
müzik çalışmalarının önemli temsilcisi Şilili Kızılderili Devrimci şarkıcı Victor
Jara, üniversitedeki çalışma aslında direnme adresinde tutuklanır ve adeta bir
toplama kampı olan, “Estadio Nacional de Chile”ye getirilir. Onu ne yazık ki
çok hazin bir son beklemektedir. Şili'de görev yapan Sovyetler Birliği Pravda gazetesinden
Vladimir Çernisev, Victor Jara'nın son anlarını şöyle anlatır; “Victor Jara dudaklarında şarkıyla öldü.
Onu yanından hiç ayırmadığı yoldaşı, gitarıyla birlikte stadyuma getirdiler. Ve
şarkı söylemeye başladı. Öbür tutuklular, askerlerin ateş açma tehdidine rağmen
melodiye eşlik etmeye başladılar. Sonra bir subayın emri ile askerler Victor'un
parmaklarını kırdılar. Artık gitar çalamıyordu, ama büyük acılarına rağmen zayıf
bir sesle şarkı söylemeyi sürdürdü. Bir dipçikle kafasını parçaladılar ve diğer
tutuklulara ibret olsun diye ellerini kesip tribünlerin önüne astılar.”
Victor Jara, tıpkı şiirlerinden besteler yaptığı dünyanın en
büyük şairlerinden biri olan Pablo Neruda gibi “Amerikanın çocukları” faşist general Agusto Pinochet’in
emir-kumanda zinciri içerisinde yaptığı darbe döneminde katledilmiştir. Askerlerin
büyük tehdidi neticesinde büyük bir sessizliğe bürünmüş stadyum, kadife sesli
Victor Jara’nın Sergio Ortega’nın “venceremos”
yani “kazanacağız” adlı parçasını söylemesi ile sessizliğini yırtmış ve stadyum
dalga dalga onbinlerin müzik fırtınasına dönüşmüştür, faşist subayların cevabı
ise, önce gitarı sonra Jara’nın parmaklarını kırmak ve bilahare de otomatik
tüfeklerle taramak şeklinde olmuştur, bu tarama neticesinde Jara’nın vücudundan
44 adet mermi çıkarılmıştır, onbinlerin gözleri önünde katledilen Jara’nın
cesedi ise birkaç gün sonra kolları ve dili bıçakla kesilmiş vaziyette Santiago’nun
kenar mahallelerinin birinde, bir çöp bidonunda bulunur. Victor Jara’nın önce
gitarıyla, parmaklarının tek tek kırılmasından sonra da sesinin çıkabildiği
kadarıyla seslendirdiği “venceremos”
adlı parçanın bir bölümü aşağıdadır.
Yırtıyor fırtına sessizliği
Ufuktan bir güneş doğuyor
Gecekondulardan geliyor halk
Tüm şili türküler söylüyor
Venseremos, venseremos!
Kıralım zincirlerimizi.
Venseremos, venseremos!
Zulme ve yoksulluğa paydos.
Şili’de halk bugün savaşıyor
Cesaret ve halkın gücüyle.
Kahrolsun halkın katili cunta
Yaşasın "unitad popular"!
Venseremos, venseremos!
Kıralım zincirlerimizi.
Venseremos, venseremos!
Zulme ve yoksulluğa paydos.
Faşist Pinochet ve avenesinin “stadyum katliamı”ndan sonra,
stadyum kanlarından henüz temizlenmiş iken, Şili Ulusal Stadyumu’nda tarihin en
ilginç maçlarından biri oynanacaktır, 1974 yılında Dünya Şampiyonası elemeleri
için Şili milli futbol takımı Sovyetler Birliği ile karşılaşacak, ilk maç
golsüz sona ermiş, rövanş maçı Şili’de yapılacaktır, eli kanlı darbecilerin de
bastırmasıyla Şili Futbol Federasyonu, rövanş maçının Ulusal Stadyum’da
oynanması için FIFA’ya başvurur, Amerikanın da fırıldak çevirmesiyle FIFA da başvuruyu
kabul eder. Artık onbinlerce devrimci ile birlikte Victor Jara’nın da kanının
döküldüğü bu stadyum, bunların hiçbiri yaşanmamış gibi, Şili-Sovyetler Birliği
maçına ev sahipliği yapacaktır. Ancak, Sovyetler Birliği, büyük bir basiret gösterir,
onbinlerce devrimcinin işkence gördüğü, katledildiği Stadyumda maç
oynamayacağını FİFA ya bildirir ve maçın başka bir sahaya alınmasını bir yazıyla ister, “Şili’de faşist bir
ayaklanma sonucunda yasal hükümetin devrilmiş olduğu ve ülkede kanlı bir terör
ve baskı rejiminin hüküm sürdüğü herkesçe bilinmektedir. Santiago Stadyumu
futbol müsabakası oynanabilecek bir mekân olmaktan çıkarılmış, Şilili
yurtseverlerin işkence gördüğü bir toplama kampına dönüştürülmüştür. Sovyet
sporcuları Şili’li yurtseverlerin kanıyla bezenen bir stadyumda spor
karşılaşmasına çıkmayı reddeder”. FIFA stadyumu bir heyet marifetiyle inceler
ve “Stadyumun çimlerinin futbol oynamaya elverişli; sahanın ölçülerinin teknik
standartlara uygun ve seyircilerin tribünlerinin düzenli ve temiz” ve Stadyumda
“politik tutukluya rastlanmadığını, sadece hüviyetleri tespit edilememiş olan
bazı şahısların alıkonulduğu”nu belirten bir rapor düzenlenir. Sovyetler
Birliği maçı oynamak için gelmez, dünyada da bir örneği yaşanmamış ve
yaşanmayacak bir rezalet ile Şili milli takımı maça çıkar ve rakip olmamasına
rağmen gol bile atılır.
Victor Jara’nın “venceremos”
diyen sesinin yankılandığı Şili Ulusal Stadyumu'na, Eylül 2003'te, alçakça katledilişinin 30. yıldönümünde, “Estadio Víctor Jara” (Victor Jara
Stadyumu) ismi verilir.
Ölümsüz anısı önünde saygıyla eğiliyoruz…